Karbonhidratlar

CHO

 

Karbonhidratlar, vücudun enerji ihtiyacı karşılayan en önemli besin öğesidir. Karbon (C), hidrojenler (H) ve oksijenden (O) oluşmuş organik bileşiklerdir bu yüzden kısaltılmış hali CHO olarak kullanılır.

Bitkilerde fotosentez yoluyla oluşur. Bitkiler havadan aldıkları karbondioksit ile topraktan aldıkları suyu ve azotu (N) yeşil yapraklarındaki klorofil pigmenti ve güneş enerjisinin etkisiyle birleştirirler. Fotosentezde önce glikoz sonra da glikozdan diğer karbonhidratlar yani CHO’lar oluşur.

Sindirim, karbonhidratın fiziksel durumuna göre değişir:
Pişmiş ve ezilmiş besinlerdeki karbonhidrat (ör: nişasta), çiğ ve tane olarak yenilene göre daha kolay sindirilir. Patates ve muzda bulunan nişasta çiğ iken sindirilmez. Patates pişirildiğinde sıcak iken nişastası hızlı, soğuduktan sonra ise yavaş sindirilir.

Tahıl nişastası baklagil nişastasına göre daha kolay sindirilir.

Yağ ve protein içeren besinlerle birlikte yenilen nişastanın sindirimi daha yavaştır.

Yavaş sindirilen nişasta kan şekerini hızlı yükseltmez.

Taze pişmiş patates, beyaz ekmek, pişmiş ve ezilmiş pirinç, şeker ise kan şekerini hızlı yükseltir.

 

Karbonhidratlar, vücudun harcadığı enerjinin büyük bir bölümünü sağlar.

Tüm dokular enerji gereksinmeleri için karbonhidratı kullanırlar. Beyin dokusu enerji için sadece karbonhidratları kullanır. Gereksinmeden daha az miktarda karbonhidrat tüketilirse vücutta enerji yağlardan karşılanır. Gereğinden fazla yağ enerji kaynağı olarak kullanıldığında normalden çok yağ molekülü oluşur. Bu moleküller vücut sıvılarında asitliği artırır ve kanın alkalitesini azaltır. Bu duruma “ketosiz” denir. Kanın alkalitesi çok azalırsa komaya bile neden olabilir.

Sindirim enzimlerinin etkilemediği dirençli nişasta, nişasta olmayan polisakkaritler, oligosakkaritler ve lignin gibi bitki hücre duvarının diğer bileşenleri bağırsakların hareketini artırarak burada oluşan artıkların dışkı (gaita) olarak atılmasına yardımcı olur. Bu moleküller diyette çok az bulunursa bağırsakların hareketi azalır. Kabızlık oluşur. Ayrıca bakteriler artık öğelerden bağırsak sağlığını bozan moleküller yapabilirler. Bu moleküllerin diyette çok fazla olması da sakıncalıdır. Bunlar diyetle alınan besin öğelerinin özellikle minerallerin emilimini olumsuzlaştırırlar.

 

Normal olarak günlük alınan enerjinin;

% 55-60’ı karbonhidratlardan,
% 12-15’i proteinlerden,
% 25-30’u yağlardan sağlanmalıdır.

 

UNUTMA!
Beyin glikoz bağımlıdır. Beynin 1 saatteki glikoz ihtiyacı 6 g kadardır.

KARBONHİDRATSIZ YAŞAM SÜRDÜRÜLEMEZ….

Günlük diyette en az 100-125 gram karbonhidrat bulunmalıdır. Bu da 400-500 kalorilik enerji verir.

Bir yanıt yazın

E-Posta adresiniz paylaşılmayacaktır.

You may use these <abbr title="HyperText Markup Language">HTML</abbr> tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.